Bu takımda iş var

Yeşil-Mavili ekibimiz Çaykur Rizespor sezonun açılış maçında evinde taraftarına 3 puan armağan edemedi ama 1 hafta gecikmeli de olsa deplasmandan 3 puanla dönmesini bildi.

Açıkçası işi zordu Çaykur Rizespor’un…

Bir yanda taraftarının önünde lige 3 puanla başlama hedefini ortaya koymuş ama başaramamış, bunun verdiği stresle deplasmanda oynayan bir takım…
Diğer tarafta sezona, Karşıyaka gibi favori bir takımı evinde mağlup etmenin motivasyonunu üzerinde taşıyan ve evinde oynayacağı ilk karşılaşmada kendi seyircisinin avantajını kullanacak bir takım…

Ligin 2. Haftasındaki bu karşılaşma Çaykur Rizespor ve Adanaspor için zor, bir o kadar da stresli bir karşılaşmayı beraberinde getirdi.

İlk yarıda her iki tarafın da çok etkili atakları bulunmuyordu ve ortada bir futbol seyrettik.  Tam “ilk yarı bitiyor” derken, 43. dakikada Mehmet Al’ın şık golüyle takımımız soyunma odasına rahat bir nefes alarak gitti. Tabii ikinci yarıda skoru korumak ve hatta garantilemek adına bir gol daha atma hesapları da soyunma odasında yapıldı.

İkinci yarının başlarında, ilk yarıdaki oyununa göre biraz daha canlanan Yeşil-Mavili takımımız, 62. dakikada Adanaspor’lu Rahman’ın kırmızı kartla oyun dışı kalarak takımını 10 kişi bırakması avantajını bir türlü kullanamadı. 10 kişi kalmasıyla daha da hırslanan ve ataklarını arttıran ev sahibi ekip, Rizespor’u savunmaya itti ve beklenen gol 90+4’de Bikoko ile geldi.

Çaykur Rizespor, bu maçta da ümit vadeden oyununu sahaya yansıttı. Hatta ilk maça göre üstüne ekledi. Zaman zaman takım ruhu adına sahada kopukluklar olsa da, eksiklerin not alındığı ve bu konuda önlemlerin alındığı gözlemlenebiliyor.
Bu maçta, yabancı transferlerimizin de ne kadar doğru tercihler olduğunu görmüş olduk. İlk maçına çıkan Zeqiri’de ilk 11’in daimi elemanı olacağını gösterdi. Tabii Aytek, Osman, Engin ve Cenk Ahmet’i de bu yoruma katmak gerekiyor.
Kalede Selçuk, bana göre Ramazan’ı aratmayacak kadar başarılı. Geçen sezon daha çok A2 maçlarının kalesini koruyan Selçuk, Ramazan’ın yokluğunu dolduruyor.

Ümit vadeden ve “Evet bu takım şampiyon adayı” diyebileceğimiz bir durumda şu an Çaykur Rizespor. Tabii lig daha uzun, önümüzde çok maç var. Önceki yazımda da belirttiğim gibi daha dereyi görmeden paçaları sıvamayalım çünkü henüz derenin kenarına gelmiş bile değiliz ve gördüklerimiz serap da olabilir.
Önümüzde Süper Lig’den düşmüş Göztepe gibi güçlü bir takım var. Haftayı, bir diğer İzmir takımı olan Karşıyaka ile oynadığı müsabakadan aldığı 1 puanla kapatan Göztepe, Rize’de ekibimizi zorlayacaktır.

Umarım Yeşil-Mavili taraftarın hınca hınç dolduracağı Yeni Şehir Stadında, evimizdeki 3 puanı Göztepe karşısında alarak, başarı grafiğimizi bu şekilde lig boyunca sürdürürüz.

Bu maç da TRT SPOR ekranından canlı yayınlanacak ancak umarım Gaziantep Büyükşehir Belediyespor karşılaşmasında olduğu gibi bir tablo çıkmaz karşımıza.
Sahanın merkeze uzak oluşunu, akşamın o saatlerinde dolmuşla gelip gitmek istemeyenlerin bahanelerini duydum. Atatürk Stadı’ndan vazgeçilmesiyle takımın şehirden koparıldığı yorumlarını da duydum. Ama bunları bahane etmeyelim.
Eğer Rizespor’u Süper Lig’de görmek istiyorsak, “Bu takım bizim” diyorsak, statta olalım.

Bu takımda iş var, yalnız bırakmayalım.

19 Eylül 2011

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir