Rize’yi böyle mi tanıtacağız?

Geçtiğimiz günlerde il dışından gelen konuklarımı ağırlamak üzere Ziraat Çay Bahçesi’ne çıktık.

İstanbul’dan çocuklarıyla birlikte Karadeniz Turuna çıkan misafirlerim Rize’de bana uğramadan gitmek istemediler. Zamanları da kısıtlı olduğundan Ziraat Çay Bahçesi’nde, Rize’yi en güzel görebileceğimiz yerlerden birinde ağaçlar altında botanik bir ortamda sohbet ederiz düşüncesindeydim.

Masamıza oturup demlik siparişi vererek çaylarımızı yudumlarken sohbet koyu bir şekilde ilerliyordu. Uzun zamandır yüz yüze görüşemediğim misafirlerimle laf lafı açarken demlik bitmiş, ancak sohbete doyum olmamıştı. Bir demlik siparişi daha verelim dedik. Bu esnada yan masamızda bir hareketlilik başlamıştı. Çalışan personeller aceleyle koşturuyor, masanın örtüleri değiştiriliyor, sandalyelere bezler geçiriliyor. VİP bir konuğun geleceği aşikar. Bu hareketlilikte biz de bir demlik çay siparişi vermeye çalıştık. İlk girişimimizde “birazdan geliyorum” yanıtını aldık. Biraz sonraki girişimimizde “birazdan bakacağım size” yanıtı geldi. Aradan biraz zaman daha geçince başka bir personele söyledik, koşuşturma içinde ve ondan da “birazdan getireceğim” cevabını aldık. Ama yaklaşık yarım saat geçmiş ne bir personel masamıza ilgilenmek için gelmişti, ne de demlik. Yan masadaki VİP konuk için hazırlıklar sürerken son bir kez daha şansımızı denedik. Bu kez yanımızdan geçen personelden, “elimizde demlik kalmadı, boşaldığında getireceğiz” cevabı geldi. Aradan 40 dakikayı aşkın bir zaman geçince daha çay beklemenin anlamı yok diyerek kalkmak durumunda kaldık.

Hesabı öderken, bizimle ilgilenmeyen personellerin suratında adeta, “nihayet kalktılar” ifadesini vardı sanki. Artık gelecek olan VİP konuk kimdi bilmiyorum ama sanırım etrafında birileri olmasın diye, direk kovmak, masadan kaldırmak yerine, “çay vermeyelim siparişlerini almayalım da kalkarlar” taktiği uygulandı gibi geldi bana.

Misafirlerime mahçup şekilde merkeze doğru inerken kafama bu VİP konuğun kim olduğu sorusu takıldı. Şimdi Valimiz olsa, zaten evi Çay Bahçesinin yanında, herhalde oraya oturmaya gelmez. Gelse de acaba böyle bir hazırlığın yapılmasını da ister miydi? E vali olduğu için herhalde isterdi.

Acaba Belediye Başkanımız Halil Bakırcı mı gelecekti? Diye düşündüm. Sayın Bakırcı da genelde bir yere önceden haber vererek gitmez bildiğim kadarıyla. Kaldı ki bu kez haber verdi. Acaba bu şekilde bir hazırlık o da ister miydi? Rize’nin tanıtımını önemseyen, İstanbul’dan, Beyoğlu’ndan ilimizin tanıtımını yapabilmek adına öğrenciler davet eden, onları ağırlayan Belediye Başkanımız, bu şekilde bir hazırlık yapılmasını ve belki de dışarıdan ilimize gelmiş diğer konukların Rize ile ilgili düşüncelerini değiştirebilecek uygulamalara onay verir miydi?

Bu düşüncelerle misafirlerimi uğurladım Rize’den…

Bu kez de kendimi misafirlerimin yerine koydum. Acaba bir ile gidip bu şekilde bir muameleyle karşılaşsaydım acaba ne düşünürdüm? Bir daha Rize’ye gelir miydim? Bir daha Rize’ye geldim diyelim, Ziraat çay Bahçesine gider miydim? Ya da çevremdekilere tavsiye eder miydim? Yoksa “Rize’ye gidin gezin görün, Ziraat’a çıkmayın, ya da çıkarsanız bile manzaraya bakın dolaşın ama sakın çay içmeye kalkmayın ilgilenmezler sizle” diye yorum mu yapardım.

Aynı tür bir muameleye herhalde özel bir işletmede karşılaşmayız ama ÇAYKUR’a ait bir işletmede karşılaştık.

Yaz dönemlerinde Ziraat Çay Bahçesi her gelen gezi turlarının uğrak yeridir. Belki turlara bu şekilde davranmıyorlardır, ama ya ikili, üçlü turist olmuş olsa… Hadi ben Rizeliyim göz yumarım, peki Rizeli olmayan biri göz yumar mı?

İlimize gelen kim olursa olsun öncelikle misafirperverliğimizle onları büyülemeliyiz, ve Rizeliler misafirperverlikleri ile bilinirler. Ancak özel kuruluş olsun devlet kuruluşu olsun işletmemize gelen herkese aynı misafirperverlik ile yaklaşmalıyız ki, namımıza leke gelmesin.

Yaşadığım bu olay gerçekten üzdü beni, Rize adına üzüldüm. Rize adına kimsenin yanlış ve olumsuz düşünmesini istemem. Umuyorum o gün Ziraat’e gelen VİP konuk da böyle bir şeyi istemez. O VİP konuk kim olursa olsun, çevresinde insan oturmasının ne sakıncası olabilir? Rize’ye konuk gelen birine Rizemizi tanıtmaya çalışırken, “aman özel bir müşterimiz geldi, gelecek bu kadar tanıtım, ilgi yeter size” mi diyelim?

Bu düşüncelerle bu yazıyı kaleme almak istedim. Dilerim bu tür üzücü olaylarla bir daha karşılaşmayız. Umarım Yaz döneminde il dışından gelen konukların en uğrak yerlerinden biri olan Ziraat Çay Bahçesinde ilimizin tanıtımına, misafirperverliğine gölge düşürebilecek davranışlar bir daha yaşanmaz.

28 Temmuz 2011 Perşembe (Nabız Gazetesi 68. Sayı)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir